Yıllık İzin Kaç Gün 2026

Yıllık İzin Kaç Gün 2026 ve Kimler Hak Kazanır

Çalışma hayatının en temel dinamiklerinden biri olan yıllık izin hakkı, 2026 yılında da hem işverenlerin hem de çalışanların en çok merak ettiği konuların başında gelmektedir. Özellikle 2026 yılı takviminin getirdiği resmi tatil fırsatları düşünüldüğünde, çalışanlar yıllık izin kaç gün sorusunun cevabını ve bu izinleri en verimli şekilde nasıl kullanabileceklerini araştırmaktadır. Türkiye'de çalışma hayatını düzenleyen temel yasa olan 4857 sayılı İş Kanunu'nun 53. maddesi uyarınca, yıllık ücretli izin hakkı, işçinin aynı işverene ait işyerinde en az bir yıl çalışmış olması şartına bağlıdır. Deneme süresi de bu bir yıllık süreye dahildir. Yani, bir çalışan işe girdiği tarihten itibaren tam bir yılı doldurduğu anda yıllık izin hakkını elde eder ve bir sonraki yılın iznini hak etmiş olur. Bu hak, Anayasa ile güvence altına alınmış bir dinlenme hakkıdır ve işçinin bu haktan vazgeçmesi veya bu hakkın elinden alınması yasal olarak mümkün değildir.

Yıllık izin süreleri, çalışanın o işyerindeki kıdemine, yani hizmet süresine göre belirlenmektedir. 2026 yılında da geçerli olan mevzuata göre, kıdem süresi arttıkça çalışanın hak ettiği izin gün sayısı da artış göstermektedir. Bu süreler asgari süreler olup, iş sözleşmeleri veya toplu iş sözleşmeleri ile artırılabilir ancak yasal sınırların altına indirilemez. Yıllık izin hakkı, sadece tam zamanlı çalışanlar için değil, kısmi süreli çalışanlar için de geçerlidir. Kısmi süreli çalışanlar da tam zamanlı çalışanlar gibi bir yılı doldurduklarında yıllık izin hakkı kazanırlar. Burada önemli olan husus, hizmet süresi hesabının doğru yapılmasıdır. Aynı işverenin farklı işyerlerinde geçen süreler birleştirilerek kıdem hesabı yapılır. Ayrıca, yıllık izin hakkı elde etmek için fiilen çalışılmış sayılan haller de kanunda açıkça belirtilmiştir; örneğin, hastalık izinleri veya doğum izinleri gibi süreler de kıdem hesabında dikkate alınır.

Kıdeme Göre Yıllık İzin Süreleri

4857 sayılı İş Kanunu, yıllık izin sürelerini çalışanın işyerindeki hizmet yılına göre üç ana kategoride sınıflandırmıştır. Birinci kategori, hizmet süresi bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olan çalışanları kapsar. Bu grupta yer alan çalışanların yıllık izin hakkı on dört gün olarak belirlenmiştir. Yani, işe başladığı tarihten itibaren birinci yılını dolduran bir çalışan, beşinci yılını doldurana kadar her yıl 14 gün ücretli izin kullanma hakkına sahiptir. Bu süre, işçinin dinlenmesi ve kendini yenilemesi için yasa koyucu tarafından öngörülen asgari süredir. İşyerindeki çalışma süresi arttıkça, işçinin işyerine olan bağlılığı ve yıpranma payı da göz önünde bulundurularak izin sürelerinde artışa gidilmiştir.

İkinci kategori, hizmet süresi beş yıldan fazla on beş yıldan az olan çalışanları içerir. Bu gruptaki çalışanlar için yıllık izin süresi yirmi gün olarak düzenlenmiştir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, beş yılı dolduran çalışanın altıncı yılından itibaren 20 gün izne hak kazanacağıdır. Üçüncü ve son kategori ise hizmet süresi on beş yıl (dahil) ve daha fazla olan çalışanları kapsar. Bu grupta yer alan, yani işyerinde on beş yılını doldurmuş olan kıdemli çalışanların yıllık izin hakkı yirmi altı günden az olamaz. Bu süreler iş günleri üzerinden değil, takvim günleri üzerinden hesaplanmamaktadır; yani izin süresine denk gelen ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri izin süresinden sayılmaz. Dolayısıyla, çalışan fiilen bu sürelerden daha fazla gün tatil yapma imkanına sahip olur.

18 Yaş Altı ve 50 Yaş Üstü Çalışanlar İçin Özel Düzenlemeler

İş Kanunu, sosyal devlet ilkesi gereği, korunması gereken belirli yaş grupları için yıllık izin sürelerinde pozitif ayrımcılık yapmıştır. Bu kapsamda, fiziksel ve zihinsel gelişim çağında olan genç işçiler ile belirli bir yaşın üzerindeki tecrübeli çalışanlar için özel bir düzenleme getirilmiştir. Kanuna göre, on sekiz ve daha küçük yaştaki işçiler ile elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz. Bu kural, çalışanın kıdem süresinden bağımsız olarak işleyen bir koruma mekanizmasıdır. Örneğin, 17 yaşında işe başlayan bir genç işçi veya 55 yaşında yeni bir işe giren bir çalışan, henüz bir yıllık kıdemi doldurmuş olsalar bile, normalde hak edecekleri 14 günlük süre yerine doğrudan 20 gün yıllık izin hakkı kazanırlar.

Bu düzenlemenin temel amacı, genç çalışanların eğitim ve gelişimlerine katkı sağlamak, ileri yaş grubundaki çalışanların ise daha fazla dinlenmelerine olanak tanımaktır. Özellikle elli yaş üstü çalışanlar için getirilen bu ayrıcalık, çalışma hayatının getirdiği yorgunluğun ve yıpranmanın telafi edilmesi açısından büyük önem taşır. Bu özel durum, işverenin inisiyatifinde olmayıp yasal bir zorunluluktur. İşverenler, bu yaş gruplarındaki çalışanların izinlerini planlarken kıdem sürelerine bakmaksızın en az 20 günlük süreyi esas almak zorundadırlar. Eğer çalışanın kıdemi gereği hak ettiği izin süresi 20 günden fazlaysa (örneğin 15 yıllık bir çalışansa), o zaman daha yüksek olan süre, yani 26 gün uygulanır. Yani işçi lehine olan süre her zaman geçerlidir.

Yer Altı İşçileri ve Diğer Özel Durumlar

Çalışma koşullarının ağırlığı ve risk faktörleri göz önünde bulundurularak, yer altı işlerinde çalışan işçiler için de yıllık izin sürelerinde artırıma gidilmiştir. Maden ocakları, tünel yapımı gibi yer altında ve zorlu şartlarda çalışan işçilerin yıllık ücretli izin süreleri, normal çalışanlara göre dörder gün artırılarak uygulanır. Buna göre, yer altı işlerinde çalışan bir işçinin kıdemi bir yıldan beş yıla kadarsa normalde 14 gün olan izin süresi 14 artı 4 şeklinde hesaplanarak on sekiz gün olur. Aynı şekilde, beş yıldan fazla on beş yıldan az kıdemi olan yer altı işçisinin izni 20 artı 4 yani yirmi dört gün, on beş yıl ve üzeri kıdemi olanların ise 26 artı 4 yani otuz gün olarak uygulanır.

Bu uygulama, yer altı maden işçilerinin çalışma şartlarının getirdiği fiziksel ve psikolojik yükü hafifletmek amacıyla getirilmiş önemli bir haktır. Ayrıca, bu işçilerin emeklilik ve yıpranma payı gibi diğer haklarında da benzer pozitif düzenlemeler bulunmaktadır. Yıllık izin sürelerine eklenen bu dört günlük süre, işçinin yer altında geçirdiği süreye bakılmaksızın, o işyerinde yer altı işçisi statüsünde çalışıyor olmasıyla hak edilir. Bunun yanı sıra, basın çalışanları, deniz işçileri gibi özel kanunlara tabi çalışanlar için de kendi kanunlarında belirtilen farklı izin süreleri geçerli olabilir. Ancak genel kural olarak 4857 sayılı İş Kanunu kapsamındaki tüm yer altı işçileri bu artırılmış sürelerden faydalanır.

Yıllık İzin Nasıl Hesaplanır

Yıllık izin hakkının doğması için gerekli olan bir yıllık sürenin hesabı, işçinin fiilen işe başladığı tarihten itibaren başlar. Bu süreye deneme süresi de dahildir. İşçinin işyerinde geçirdiği her tam yıl için yeni bir yıllık izin hakkı doğar. Örneğin, 1 Şubat 2025 tarihinde işe başlayan bir çalışan, 1 Şubat 2026 tarihinde ilk yıllık iznini hak etmiş olur. Bu tarihten sonraki bir yıl içinde, yani 1 Şubat 2027'ye kadar bu iznini kullanması gerekir. İzin süresinin hesabında, iznin kullanıldığı günlere denk gelen ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri izin süresinden sayılmaz. Örneğin, 14 gün izne çıkan bir çalışanın izin süresi içinde iki pazar günü ve bir resmi tatil varsa, bu üç gün 14 günlük süreye eklenir ve işçi toplamda 17 gün fiili tatil yapmış olur.

Yol izni de yıllık izin hesabında dikkate alınması gereken bir diğer husustur. İşçi, yıllık iznini işyerinin bulunduğu il sınırları dışında geçireceğini belgelerse, işveren işçiye gidiş ve dönüş süresi için toplamda dört güne kadar ücretsiz yol izni vermek zorundadır. Bu süre yıllık ücretli izin süresinden düşülmez. Yıllık izin hesabında dikkate alınmayan bir diğer durum ise raporlu olunan sürelerdir. İşçinin yıllık iznini kullandığı sırada hastalanıp rapor alması durumunda, raporlu geçen süreler yıllık izinden sayılmaz ve bu süreler daha sonra kullanılmak üzere işçinin izin bakiyesine eklenir. Bu detaylar, çalışanın hak ettiği dinlenme süresini tam olarak kullanabilmesi için yasal güvence altına alınmıştır.

Yıllık İzin Kullanma Zamanı ve Şartları

Yıllık iznin ne zaman kullanılacağı, işçinin talebi ve işverenin onayına bağlıdır. İş Kanunu ve Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği'ne göre, işçi hak ettiği yıllık izni, hak ettiği tarihten itibaren bir sonraki hak ediş tarihine kadar kullanmalıdır. İşveren, işyerindeki iş yoğunluğu, personel durumu ve işin niteliği gibi faktörleri göz önünde bulundurarak izin tarihlerini belirleme yetkisine sahiptir. Ancak bu yetki sınırsız değildir; işveren yönetim hakkını kullanırken iyi niyet kurallarına uymalı ve işçinin dinlenme hakkını engellememelidir. Genel kural olarak yıllık izinlerin bir bölümü on günden aşağı olmamak üzere kesintisiz olarak kullandırılmalıdır. Kalan süreler ise tarafların anlaşması ile bölümler halinde kullanılabilir.

Örneğin, 14 gün izin hakkı olan bir çalışan, bu iznini 10 gün artı 4 gün şeklinde kullanabilir. Ancak 14 günü birer ikişer gün şeklinde parça parça kullanması, yasanın "dinlenme" amacına aykırı düşeceği için uygun görülmez. İşçinin izin talebini en az bir ay önceden işverene yazılı olarak bildirmesi gerekir. Büyük işyerlerinde genellikle yıllık izin kurulları oluşturulur ve izin çizelgeleri bu kurullar tarafından düzenlenir. İzinlerin bölünerek kullanılması durumunda da, en az bir bölümün 10 gün olması şartı, işçinin fiziksel ve zihinsel olarak tam anlamıyla dinlenebilmesi ve iş stresinden uzaklaşabilmesi için getirilmiş kritik bir yasal zorunluluktur.

2026 Yılında Tatil Planlama Stratejileri

2026 yılı takvimi incelendiğinde, resmi tatillerin hafta sonlarıyla birleşmesi sayesinde çalışanlar için uzun tatil fırsatları doğmaktadır. Çalışanlar, odak anahtar kelimemiz olan yıllık izin kaç gün sorusunun yanıtını aldıktan sonra, bu günleri resmi tatillerle birleştirerek tatil sürelerini maksimuma çıkarabilirler. Özellikle dini bayramlar olan Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı tatilleri, hafta sonları ve birkaç günlük yıllık izin takviyesiyle 9 güne, hatta bazı durumlarda daha uzun sürelere tamamlanabilmektedir. 2026 yılında sadece 14 günlük yıllık izin kullanarak toplamda 43 güne kadar tatil yapma imkanı bulunmaktadır. Bu strateji, resmi tatil günlerinin arasına denk gelen bir veya iki iş günü için yıllık izin kullanılarak tatilin kesintisiz hale getirilmesi prensibine dayanır.

Örneğin, bayram tatilinin Salı günü başlayıp Perşembe günü bittiği bir senaryoda, Pazartesi ve Cuma günleri için alınacak 2 günlük yıllık izin, önceki ve sonraki hafta sonlarıyla birleşerek toplamda 9 günlük blok bir tatil imkanı sunar. Benzer şekilde 23 Nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos ve 29 Ekim gibi resmi tatil günleri de hafta içine denk geldiğinde, hafta sonu ile birleştirilerek 3-4 günlük mini tatiller planlanabilir. 2026 yılında kamu ve özel sektör çalışanları, sadece 9,5 gün izin kullanarak toplamda 38 gün tatil yapma fırsatını da değerlendirebilirler. Bu tür planlamalar, çalışanların sınırlı sayıdaki yıllık izin günlerini en verimli şekilde kullanmalarını ve yıl içine yayılmış çok sayıda dinlenme aralığı yaratmalarını sağlar.

Yıllık İzin Kullanılmazsa Ne Olur

Çalışma hayatında en sık karşılaşılan sorulardan biri, kullanılmayan yıllık izinlerin ne olacağıdır. Yasal olarak yıllık izin hakkı, işçinin dinlenmesi için verilmiş bir haktır ve bu haktan feragat edilemez. Yani işçi, "ben izin kullanmak istemiyorum, yerine parasını verin" diyemez, işveren de "işler çok yoğun, izin kullanma sana parasını vereyim" teklifinde bulunamaz. İş sözleşmesi devam ettiği sürece, kullanılmayan yıllık izinler ücrete dönüşmez ve yanmaz. Kullanılmayan izinler bir sonraki yıla devreder ve işçinin izin alacağı olarak birikir. Ancak bu durumun sürekli hale gelmesi, işverenin işçiyi gözetme borcuna aykırılık teşkil eder ve yasal riskler doğurur.

Kullanılmayan yıllık izinlerin paraya dönüştüğü tek durum, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle (istifa, işten çıkarma, emeklilik vb.) sona ermesidir. İş akdi feshedildiğinde, işçinin hak edip de kullanmadığı tüm yıllık izin sürelerine ait ücreti, sözleşmenin sona erdiği tarihteki son brüt ücreti üzerinden hesaplanarak kendisine ödenir. Bu ödeme, kıdem tazminatından bağımsızdır ve her türlü fesih halinde (haklı nedenle fesih dahil) ödenmesi zorunludur. Hesaplama yapılırken, son çıplak brüt ücret esas alınır ve bu ücretten gelir vergisi, damga vergisi ve sigorta primleri kesilerek net tutar işçiye ödenir. Bu nedenle, işverenlerin izinleri zamanında kullandırması, hem işçinin sağlığı hem de işyerinin biriken mali yükümlülükleri açısından en doğru yaklaşımdır.

Sonuç 

2026 yılında yıllık izin süreleri ve kullanımı, 4857 sayılı İş Kanunu'nun belirlediği çerçevede, çalışanın kıdemi, yaşı ve yaptığı işin niteliğine göre şekillenmektedir. Temel izin süreleri 14, 20 ve 26 gün olarak uygulanırken, 18 yaş altı ve 50 yaş üstü çalışanlar ile yer altı işçileri için pozitif ayrımcılık içeren özel süreler geçerliliğini korumaktadır. İzinlerin bir bölümünün 10 günden az olmamak kaydıyla bölünerek kullanılabilmesi ve resmi tatillerle birleştirilerek uzatılabilmesi, çalışanlara 2026 yılında geniş dinlenme fırsatları sunmaktadır. Kullanılmayan izinlerin yanmaması ve iş akdi bitiminde son ücret üzerinden ödenmesi ise bu hakkın ekonomik güvencesini oluşturur. Hem işverenlerin yasal yükümlülüklerini yerine getirmesi hem de çalışanların dinlenme haklarını bilinçli kullanması, sağlıklı ve verimli bir çalışma ortamının sürdürülebilirliği için elzemdir.

Sık Sorulan Sorular

Yıllık izin kaç gün 2026?

2026 yılında yıllık izin süreleri kıdeme göre değişmektedir. Bir yıldan beş yıla kadar çalışanlar on dört gün, beş yıldan on beş yıla kadar olanlar yirmi gün, on beş yıl ve üzeri olanlar yirmi altı gün izin kullanabilir.

50 yaş üstü çalışanların yıllık izni kaç gündür?

50 yaş ve üzeri çalışanların yıllık ücretli izin süresi, kıdemlerine bakılmaksızın en az 20 gün olarak belirlenmiştir; eğer kıdemlerine göre hak ettikleri süre daha fazlaysa, fazla olan süre uygulanır.

İşe yeni başlayan biri ne zaman yıllık izin kullanabilir?

İşe yeni başlayan bir çalışan, deneme süresi de dahil olmak üzere işyerinde bir tam yılı doldurduğu tarihten itibaren yıllık ücretli izne hak kazanır.

Yıllık izin parası ne zaman ödenir?

Yıllık izin ücreti, sadece iş sözleşmesinin sona ermesi durumunda ödenir; çalışırken izin kullanmayıp parasını almak yasal olarak mümkün değildir.

Raporlu olunan günler yıllık izinden düşülür mü?

Hayır, yıllık izin süresi içinde alınan doktor raporları yıllık izinden sayılmaz; raporlu geçen süre kadar izin hakkı saklı kalır veya izne eklenir.

Yıllık izin en az kaç gün kullanılabilir?

Yıllık izinlerin bir bölümü mutlaka en az 10 gün kesintisiz olarak kullandırılmalıdır; kalan süreler tarafların anlaşmasıyla daha kısa parçalar halinde kullanılabilir.

Yer altı işçilerinin yıllık izni kaç gündür?

Yer altı işlerinde çalışan işçilerin yıllık izin süreleri, normal çalışanlara göre dörder gün artırılarak hesaplanır (örneğin 1-5 yıl arası 18 gün).

Resmi tatiller yıllık izinden sayılır mı?

Hayır, yıllık izin süresine denk gelen ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri izin süresinden sayılmaz, bu günler izin süresine eklenir.

Kullanılmayan yıllık izinler yanar mı?

Hayır, kullanılmayan yıllık izinler yanmaz; bir sonraki yıla devreder ve iş sözleşmesi sona erdiğinde kullanılmayan tüm izinlerin ücreti ödenir.

Yıllık izinde yol izni hakkı var mıdır?

Evet, işçi yıllık iznini işyerinin bulunduğu il dışında geçireceğini belgelerse, işveren toplamda 4 güne kadar ücretsiz yol izni vermek zorundadır.